SAKA HANI ALP ER TUNGA
Ona yeryüzü dar, gökyüzü dardı.
Tuğ yapmıştı gökyüzüne güneşi,
Bilgelikte dahi yoktu bir eşi.
Gök-Türk, Uygur, Karluk ve Karahanlı,
Daha nice Türkler, adları şanlı,
Onu özlerine ata saydılar,
Utkusunu dört bucağa yaydılar.
Uçmağa varınca ol ulu kağan,
Yıkıldı üstlerine gök kurıkan…
Anca kanlı yaş döküp yoğladılar…
Çığrışıp ağladılar… ağladılar…
Türk Milleti çok büyük kahramanlar yetiştirmiştir. Kahramanlar unutulmamalıdır. Kahramanlar yaşamalı, yaşatılmalıdır. Yiğitler yiğidi Saka Türklerinin Büyük Hakanı Alp Er Tunga ise günümüzde sadece onun adına yakılan bir ağıtla, sagusuyla bilinmektedir. Onun adına yakılan ve günümüze kadar gelen sagusunu bilmemizle beraber onun kahramanlıklarını da bilmemiz gerekir. Çünkü bir millet, ancak kahramanlarıyla yaşar. Kahramanları yaşadıkça yaşar. Nesiller, onları örnek aldıkça yaşar!
Alp Er Tunga M.Ö 7. Yüzyılda yaşamış ve çok sevilen bir Saka Hükümdarıdır. Günümüzde Saka Devleti (İskitler) olarak anılmaktadır. Orta Asya’daki bütün Türk boylarını birleştirerek ‘Turan Birliğini’ kuran ilk hükümdar olduğu bilinmektedir. Bilindiği üzere gelecekte devletin hükümdarı olacak kişi ad alırken bir kahramanlık yapmak zorundaydı. O dönemde Sakalara komşu olan devletin köyüne bir kaplanın dadanması sonucu komşu devlette çok can verilmiştir. Kaplanla başa çıkamayan budun soluğu Saka Devleti’nden yardım alarak bulmuştur. Kimsenin öldüremediği kaplanı yiğitler yiğidi Alp Er Tunga, kaplanın boğazından sıkıp boğarak öldürmüştür. Komşu budunun hayatları kurtarması sonucu göstermiş olduğu kahramanlıkla Tunga (Tonga) ismini almıştır. Tunga veya Tonga kaplan demektir. Böylelikle budun tarafından Saka Hanı artık Alp Er Tunga diye anılmaya başlamıştır.
Alp Er Tunga’nın hayatı savaşlarla geçmiştir. Bu savaşların çoğu Medlerle (İranlılarla) yaşanmıştır. Medler ile Sakaları arasında geçen bu zorlu savaşlarda Medler artık Sakaların gücünü kabul etmiş, Saka hükümdarı Alp Er Tunga’yı barış yemeği için İran’a davet etmiştir. Alp Er Tunga ise bu daveti geri çevirmemiş, kabul etmiştir. Her ne kadar budun (halk) bu yemek davetine gitmesini istemese de verdiği sözden dönmemiştir. Bu davete gitmesi sonucu Keyhusrev’in devletler arası barışın aslında bir hile olduğunu göstermiş, tuzak kurmuştur. Bu sayede Alp Er Tunga yemeklere katılan zehir ile uçmağa varmıştır.
İranlılar Alp Er Tunga’ya Afrasyab diyorlardı. Afrasyab’ın Alp Er Tunga olduğunu hem Kutatgu Bilig, hem de Divan-ı Lügatit Türk bildirmektedir. Afrasyab, eski İranlıların kötülük ilahlarına verdikleri isimdir. Alp Er Tunga onları çok yıldırdığı için ona bu ismi vermişlerdir.
Yiğitler yiğidi Saka Hanı Alp Er Tunga’dan geriye kalan, budun tarafından adına yakılan bir ağıt, bir sagu kalmıştır.
ALP ER TUNGA SAGUSU (ORJİNALİ)
Alp Er Tunga öldi mü
İsiz ajun kaldı mu
Ödlek öçin aldı mu
Emdi yürek yırtılur
Ödlek yırag közetti
Ogrı tuzak uzattı
Begler begin azıttı
Kaçan kalı kurtulur
Ulşıp eren börleyü
Yırtıp yaka urlayu
Sıkrıp üni yurlayu
Sıgtap közi örtülür
Begler atun argurup
Kadgu anı turgurup
Mengzi yüzi sargarup
Körküm angar törtülür
Ödlek arıg kevredi
Yunçıg yavuz tavradı
Erdem yeme savradı
Ajun begi çertilür
Ödlek küni tavratur
Yalnguk küçün kevretür
Erdin ajun sevritür
Kaçan takı ertilür
Bilge bögü yançıdı
Ajun atı yençidi
Erdem eti tınçıdı
Kerge tegip sürtülür
Ögreyüki mundak ok
Munda adın tıldak ok
Atsa ajun ograp ok
Taglar başı kertilür
Könglüm için örtedi
Yitmiş yaşıg kartadı
Kiçmiş ödik irtedi
Tün kün keçip irtelür
ALP ER TUNGA SAGUSU (GÜNÜMÜZ TÜRKÇESİYLE)
Alp Er Tuna öldü mü?
Kötü dünya kaldı mı?
Felek (böylece) öcünü aldı mı?
Şimdi yürek(ler onun ölümünün acısı ile) yırtılır
Felek fırsat gözetti
Gizli tuzak uzattı
Beyler beyini şaşırttı
Kaçan nasıl kurtulur
Erler kurt gibi uludular
Bağrışıp yakalarını yırttılar
Islıklaşmış sesle ağıt yaktılar
Göz yaşlarla örtülür
Beyler atlarını yorarak geldiler
Kaygı onları durdurdu
Benizleri yüzleri sarardı (ki)
(Sanki) onlara safran sürülmüştür (sanırsınız)
Zaman bütün bütün bozuldu
Zayıflar tembeller güçlendi
Erdem yeniden azaldı
Acunun (dünyanın) beyi böylece yok olur
Feleğin günleri çabuk geçer
İnsanın gücünü (gitgide) zayıflatır
(Ve) dünyadaki insanları azaltır.
(İnsanlar felekten kurtulmak için) kaçsalar bile geçilirler
Bilgili ve akıllı (olanların hali) kötüleşti
Evrenin atı, gemi azıya aldı
Edep ve erdemin eti çürüdü
(Etler) Yere değip sürükleniyorlar
Dünyanın geleneği böyle
Gerisi bütünüyle bahane
O gelip bir ok atsa
Dağların başı kertilir
(Alp Er Tuna'nın ölümü) gönlümü yaktı
(Sanki beni) yetmiş yaş yaşlandırdı
(Gönlüm o yiğidin yaşadığı) geçmiş günleri arıyor
0 Yorumlar