GÖKLERDEN GELEN HİKÂYE
Size kaderin ördüğü bir rastlantıdan ve kırık bir hikayeden bahsetmek istiyorum. Bu hikaye, kendi çıkmazlarından sıyrılıp ben olmaya ihtiyaç duyanların hikayesi… Biraz buruk biraz kırık bir hikaye. Evveliyatında acılara gebe bir hikaye. Kökündeki kanı dallarına kadar uzanmış bir hikaye ne yazık ki…
Fakat ne var biliyor musunuz? Hikayenin kahramanı olan 10 yaşındaki küçük kız o kadar büyük umutlarla dolu ki…
O kadar güçlü ki yarınlara bakan o derin gözleri. Ve hiç pes etmeyen bu küçük kız başarı ve başarısızlıklarla dolu yılları adımlamaya başlamış bile. Her adımında umudu ve korkuyu büyüterek bu günlere gelmiş. Çok yalnız olduğu günlerde bile kendine yetebilmiş. Prangalı büyütmemiş yüreğini mesela. Akşamın karanlığına mahkum etmemiş körpe kalbini. İzbe yerlere zincirlememiş bedenini. Karanlığın ortasına mum dikebilmeyi öğrenmiş mesela. Öğrenilmiş çaresizliğe teslim olmamış.
Kıramadığı zincirleri de olmuş ne yazık ki. Sevgide yenilmeyi ezbere bilirmiş. Yenik zaferlere buruk bir tebessümle veda edermiş. Çünkü zamanında gelmemiş gelmesi gereken. Ama yüreğine pas değdirmemeyi ve yarınlardan umudunu kesmemeyi de öğrenebilmiş. Kaderin ilginç bir tesadüfü ona aynı yerde kaybettiğini yine aynı yerde buldurmuş. Adı da uğurmuş. Kalbinin uğuru.
Hayat bazen hiç ummadığın anda mutlulukla bir sarmaşık gibi sarabilirmiş seni. Bunu tecrübe etti o küçük kız. Hayatın tek düze bir çizgi olmadığını, gerekirse zikzaklar çizerek de yürüyebileceğini öğrendi mesela. Sonunu bilmediği bir baharın kollarında şimdi. Küçük bir müjdeye ihtiyacı vardır belki de. Geçmişteki gibi olmayan ama geçmişteki gibi de olmayacak olan bir müjdeye. Aynadaki aksine hüzün değmeyecek bir müjdeye. Hayat bunu mümkün kılabilir miydi bilmiyorum. Ama gözlerinde sonunda aradığını bulan mağrur bir eda vardı. Hayatın hep kıyısında kalmış, uçurum diplerini ezberlemiş olan o küçük kız… nasıl da hem dünyadan hem de bu dünyaya hiç ait olmayansın. Turna kuşlarıyla yolladığı selamları kuşun kanadına asıp Allah’a inanansın.
Ard arda verilen kayıpların ruhu nasıl da avucunun içine alıp ezip büzdüğüne şahit biri olarak bu hikayenin kahramanı olan o küçük kıza gelecekten nasihatler vermek istediğim bir hikaye…
Kalbini esir etme zincirlere, umudun daim olsun. Allah’a her daim güven küçük kız. Hikayesini Turna Kuşuyla göklere yollayan küçük kız. Kim bilir belki alır ve okur göklerden gelen hikayeni.
Dedim ya işte bu yaralı bir hikaye… Bu benim hikayem!
0 Yorumlar