KATRE-İ DEM-AYLA YAYAN

 

KATRE-İ DEM

Bir akşam üstü seyrediyorum,

Parmak uçlarımda gezinen bir ölüyü.

Kutsal bir sevdanın ayak izlerini taşıyor içimdeki çocuk.

Mahkûm ediliyorken umutlarım  bir hücreye

Bir şiir doğuyor, gün batıp şehir kızıla boyanırken.

Şiiri doğuran şair ölüyor her gün doğumunda

Ve tirerken bir deste kirpik

Amansızca gülen kadının,

Kurumuş gözyaşlarından düşüyor adam.

Adam, adam ki

Kadının yüreğini gecekonduya çeviren adam!

Tılsımı yitirilmiş bir çuval dolusu duygu dökülüyor,

Aşkı dökülmüş kapkara bir kalbin küçük odacıklarına...

Kadın ki istasyondaki gurbet bekçisi gibi duruyor

Yüreğinde adamın.

Boş bir mezarın üstüne işleniyor bir karanfil

Gömülmeyi unutulmuş tüm ölüler için...

Dayanılmaz bir gidişin ardında kalıyor tüm sevinçler.

Hızla yağmalanıp dökülüyorken içimiz,

Göğe  katran karası bir matem çekiliyor.

Yok olan bir şeye benziyor insanlık

Ve kadınlar...

Kadınlar tanırım yüzü ızdıraptan kırışmış,

Ölmüş bir karanfilin yapraklarını okşayan...

Yorum Gönder

0 Yorumlar